18 Kasım 2009 Çarşamba

bir an içinde..


Bazen bir an,bir kısacık an boyunca söylediğimiz yada söylemediğimiz,yaptığımız yada yapmadığımız,küçük,var olduğu anın dışından bakıldığında çok önemsiz görülen bir şey nasılda değiştiriyor hayatımızı…
Hayatın akış yönünün bir maceradan bir başkasına doğru değişmesinin zaman zaman fazla kolay olduğunu sıklıkla görsek bile bu değişiklik,’an’a sıkışıp kalmış küçük bir söz yada davranış yüzünden meydana geldiğinde,kavrayabildiğimiz tek gerçek,bir şeylerin değişmiş olduğu oluyor;hangi sebeple değişmiş olduğu değil…
İnsanoğlunun gözleri büyük olayları seçmeye programlı sanki,zihnin,olayları değerlendiren kısmı,yetkin alanlara saplanıp kalırken aslında inanılması çok güç bir yeteneksizliğin kurbanı oluyor sürekli…
O gün şunu söyleseydik her şey yoluna girerdi,bunu yapabilseydik her şey yoluna girerdi,”gitme” deseydik birilerine yada “artık gitmen gerekiyor ”diyebilseydik;bir an içinde yaptıklarımızı o bir,’an’dan sonra da görüp hayatın bu acımasız ve genellikle geri dönüşü olmayan dar zamanlarının ardından her defasında aynı acıyı çekmezdik belki…
Anları görmelisiniz dakikalardan,saatlerden önce;’an’lar sizi uzaklaştırıyor etrafınızdan,Tanrı’dan,kendinizden;kurduklarınızı kaybettiğiniz o ‘an’larla geriliyorsunuz ilerleyen zamanın içinde...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

sen bensin bende sen artık...

sen bensin bende sen artık...